_Kadınları üzmeyin; onlar hayatın en hassas, en derin hisseden canlılarıdır. Kırılgandırlar ama bu zayıflık değil, inceliğin adıdır. Hassasiyetleri çok sezgiden gelir; tavır almaları yaralanmışlıktandır. Asıl olgunluk, bir duyguyu fazla uzatmadan, incitmeden bitirebilmektir. Her çiçek sevilmez, evet; her kadın da herkes tarafından sevilmek zorunda değildir. Sevmemek bir tercihtir, incitmek ise bir kusur. Erkekleri de üzmeyin; onların omuzlarında sessiz bir dünya vardır. Güçlü durmaları beklenir, liderlik genlerinden değil, yüklenen sorumluluklardan doğar. Duygularını saklarlar çünkü yıkılma hakları yokmuş gibi yaşarlar. Oysa insan olmak, her iki cins için de aynı kırılganlığı taşır. Ben hep şuna inanırım: Herkes rütbesini bilmeli. Ne haddinden fazla yük almalı ne de başkasının sınırına girmeli. Saygı, dengeyle başlar; denge, kendini bilmekle tamamlanır. Bir erkek olarak çok yorgunum, görmekten, bilmekten, yaşamaktan, yarım kalmaktan. Eminim böyle kadında çoktur. Üç günlük dünya farkına varmayanlar artık bunu anlamalı. Düşünmek için varız ama yaşamak için kargaşaya gerek yok.._ 💌 *Emre Velez* > Sessizliğin Şiiri
Genel
Yorumlar (3)
Yorum yapmak için giriş yapın
Ailede erkeklerin otoritesini zedelemeyin... Bu ailedeki bütün bireyler için hem acı, hemde sancılı...
Sizin şahsınıza söylemiyorum, ama hiç de toz pembe bi tablo yok ortada